Barış ve Kardeşlik Parkı'nda bir araya gelen Azim Der üyelerine aralarında Eğitim Bir Sen, İmam Hatip Lisesi Mezunları Derneği gibi STK'larında bulunduğu kalabalık grup destek verdi. Grup adına açıklamayı Azim Der kadın kolları üyesi Sümeyye Irmak yaptı.
Irmak "25 Kasımda Kadına Yönelik Şiddete Hayır" adı altında düzenledikleri yürüyüşte, kadınlara çarşaf giydirip ellerini zincirleyip sokaklarda gezdirdiler. Yüzlerce yıldır Müslüman kadınların en önemli örtüsü konumundaki çarşafı, köleliğin sembolü olarak gösterdiler. HDP "kadına yönelik şiddete hayır" eyleminde İslam'ın şiarlarından ve tesettürün simgesi olan çarşafı , "kadına yönelik kölelik" simgesi olarak kullanması HDP ve türevlerinin İslam'a olan düşmanlıklarının açığa vurulmasıdır."dedi.
Döviz ve pankartlar taşıyan gurup yer yer 'Başörtüye uzanan diller kurusun', 'Çarşaflı köle değiliz, özgürüz', ' Tesettüre uzanan eller kırılsın' şeklinde sloganlar attı.
Irmak'ın açıklamalarının satır başları şöyle;
-Örtünmek kadının bu dünyada ayrıcalığı, zırhı ve korunağıdır. Ahirette ise Allahın rızasını kazanmak için en öncelikli fariza ve ibadetlerindendir. Küresel küfür güçlerinin en büyük silahı da kadını iffetsizleştirmektir. Küfür milleti, kadının cinsiyetini istismar ederek toplumu, ifsad etmek ve böylece şeytani ve emperyalist hedeflerine ulaşmak istiyor.
-"Cahili ve seküler yapılar; kadını aşağılamış, zevkleri için bir meta olarak görmüş, hatta kızlarını toplumda bir aşağılanma sebebi olarak gördüklerinden diri diri toprağa gömecek kadar barbarlaşmış ve insanlıktan çıkmışlar. Ancak Hz. Muhammed'in (s.a.v) peygamberliği ile beraber, özellikle biz kadınlara pozitif ayrımcılık yaparak, kadının, ayaklar altına alınan itibarını kurtarmış, kadını yüceltmiş, diri diri gömülen, doğumuyla babasının toplum içine çıkamama sebebi sayılan biz kadınlara ulviyet ve ayrıcalık kazandırmıştır."
-"Bölgemizde cahiliyeyi kendilerine hayat tarzı olarak benimsemiş ve bu zihniyeti Kürt halkına da kabul ettirmeye çalışan Marksist, Leninist bir yapı olan PKK/HDP zihniyeti; kadın hakları, özgür kadın, çağdaş kadın adı altında kadınımızdan iffetini, hayasını, tesettürünü, İslami ahlakını alarak, ideolojisine malzeme yapmaya, batıl davasına kurban etmeye çalışmaktadır. Böylece Kürt kadınına gerek dünyevi olarak, gerekse uhrevi olarak en büyük zararı vermekte ve Kürt kadınına en büyük hakareti yapmaktadır."
-"Cumhuriyet rejimi de yıllarca bütün baskı ve taktikleriyle bu iftihar kalesi tesettürden dolayı Kürt kadınına erişemedi, darbe vuramadı, belki kısmen etkileyebildi. Fakat maalesef bu gün, dünya küfür sisteminin piyonu ve maşası olan HDP, Kürt kadınını Kürt erkeğinin eliyle vuruyor, hayasızlaştırıyor, tesettürden, terbiye ve iffetten, İslami kimlikten uzaklaştırıyor. Her gün bir hile ve komplo ile Kürt kadınının bir değerini ayaklar altına alıyor ve Kürt kadınını sapkın ideolojilere kurban ediyor"
-Bundan dolayı Allah'ın ayeti olan tesettür ve çarşafla alay edilmiş, hatta esaret ve kölelik olarak gösterilmiştir. İslam'ın mukaddesatına saldırmayı kendine iş ve görev edinmiş batı uşağı sosyalist-komünist zihniyet 90 yıldır İslam'a ve İslami şiarlara hakaret etmektedir. Ezanla alay eden, namaza hakaret eden, camide namaz kılanları kurşuna dizen, Kur'an-ı Kerimleri yakan, kurban eti dağıtan gençleri katleden bir zihniyet, aslında yine kendisine yakışanı yapmıştır."
-"Allah'ın izni ile bizler tesettürü bütün renkleri ile nesilden nesile taşıyacak; Çarşafımızla, feracemizle, mantomuzla, kîtan ve başörtümüzle, abiyemizle rengârenk özgürce yaşayacağız. Hiç kimse bizi bir daha cahili hayata açık-saçıklığa batılıların emellerine menfaatlerine köle olmaya zorlayamayacak. Kalemiz olan tesettüre yediden yetmişe sahip çıkarak İslam düşmanlarının korkulu rüyası olmaya devam edeceğiz.
-"Burada önemli olan Müslümanların dinlerinin şiarlarını sahiplenmeleridir. İslam'ın mukaddesatına Müslüman kadının namusuna çarşafına dil uzatılmış, el uzatılmış. Bütün bölge Müslümanlarının, hususen din adamları, mollalar, hocalar, âlimler ayağa kalkmalı, tepkilerini net bir şekilde ortaya koymalıdırlar. Maskeleri düşmüş , düşmanlıkları aşikâr olmuş ve ziyadesiyle ileri gitmişlerdir. Onları durdurmak için ciddi tepkiler ortaya konulmalıdır.
- Tesettürü Rabbimizin bir emri olarak gören, çarşaflarımızla özgürlüğün ve izzetin zirvesine ulaşan kadınlar olarak, tesettür ve çarşafa yapılan bu saldırı ve hakaretleri lanetliyoruz. Kadına başta iffetsizlik olmak üzere reva görülen her türlü şiddeti ve haksızlığı kınıyor ve lanetliyoruz."ifadelerini kullandı.
Grup yapılan basın açıklamasının ardından dağıldı.