Eğitim Bir Sen Midyat Temsilciği öncülüğünde, Kocatepe Okulu Konferans Salonu'nun da düzenlenen toplantıya AK Parti Milletvekili Orhan Miroğlu İl Başkanı Mehmet Ali Dündar, Belediye Başkanı Şehmus Nasıroğlu, il milli eğitim müdürü İbrahim Şişman, ilçe milli eğitim müdürü Abdulkadir Altay, ilçe teşkilat başkanları ve çok sayıda sivil toplum temsilcisi katıldı.
Cizre, Nusaybin ve Dargeçit ilçelerinde yaşanan olaylar yüzünden Midyat'a yerleşmek durumunda kalan vatandaşların; eğitim başta olmak üzere barınma, giyim ve gıda gibi sorunlarının çözümü için bir araya gelen STK'lar çözüm yolları için fikir alış-verişinde bulundu.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Eğitim Bir Sen Midyat Temsilciği Başkan Yardımcısı Mehmet Arslan " Bölgemiz 80 yıllarından dört, beş yıl öncesine kadar birçok sıkıntı ve acılarla kavruldu. Daha sonra adına 'Kürt açılımı veya barış süreci' denilen süreçle birlikte kısa bir süre de olsa huzur ve barış olduğu bir zaman geçirdi. Özgürlükleri ve siyasi hakları kısıtlayan yasal engeller kaldırıldı. Bu kısa sürede bölgemize birçok yatırım yapıldı. Ticaret ve turizm gelişirken, tarım, hayvancılık ve sanayi anlamında ciddi teşvikler verildi. Vatandaşlarımız barış, huzur ve güven neticesinde köylerine dönüp evlerini tamir etme, topraklarını işlemeye başladılar. Bu durum bölgemizde ve ülkemizde normalleşmeyi hızlandırması gerekirken, maalesef böyle olmadı. Devletin imkânlarını milletin hizmetinde kullanması gerekirken kişi ve kurumlar şehirlerin sokaklarını kazmaya ve hendekler örmeye, kamu kurumlarına zarar vermeye başladı. Bunun neticesinde çıkan çatışmalarda vatandaşlarımız zarar görmeye ve evlerini terk etmeye başladı."dedi.
"Aktif iyiler olacağız"
Yaşanan olaylar neticesinde yaklaşık 15 bin kişinin Midyat'a yerleştiğini, kaymakamlıkta yaklaşık 7 yüz 50 aile başvuruda bulunduğunu dile getiren Arslan " Biz Midyatlılar; barışın, hoşgörünün, birlikte yaşama kültürünü beraber uygulayan aklıselim insanlar olarak bu kardeşlerimize sahip çıkmak için "Aktif iyiler" olacağız. Tıpkı yıllar önce Halepçe katliamından kaçan peşmergelere, Van depreminde bize sığınan kardeşlerimize, Suriye'den kaçan kardeşlerimiz ile Irak'ta DAİŞ teröründen kaçan Ezidilere sahip çıktığımız gibi." İfadelerini kullandı.
Konuşmasının sonunda çözüm yollarına değinen Arslan; mağdur vatandaşlar için temel ihtiyaçların giderilmesi için fon oluşturulması, esnafların borçları silinmesi ya da ertelenmesi, göç ettikleri yerde esnaflara kredi kolaylığı ve hibe desteği, çocuklarının eğitim eksikliğinin giderilmesi, TEOD, LYS, LGS gibi sınavlarda öğrencilere pozitif ayrımcılık, mağdur vatandaşlara psikolojik destek gibi kolaylıkların sağlanması vurgulandı.
Akabinde kürsüye çıkan Ak Parti Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu, yapılan çalışmaları önemsediklerini vurguladı ve emeği olanları tebrik etti. Miroğlu "Bu süreçte Türkiye bu acıları azaltarak hafifleterek neler yapabilir. Bunu bu salonda hep birlikte konuşmak benim için son derece memnuniyet verici."dedi.
"Türkiye bu mücadeleyi mutlaka kazanacaktır"
Maalesef bu siyaset Türkiye demokrasisinin ve siyasetinin ona sunduğu imkânları elinin tersiyle itti. Haziran seçimlerinde yaptı bunu aslında, 80 milletvekili çıkaran bu hareketimizin bu Türkiyeli partinin akıl almaz ve Türkiye gerçekliğinden kopuk farklı bir stratejisine tanık olduk. Asıl stratejinin gerçek sahibi kandildir. Yani HDP'nin burada belirleyici rol oynadığı kanaatinde değilim. Maalesef buda çok yazık oluyor Türkiye'ye hiçbir şey kazandırmıyor. Güvenlik güçlerimizin hayatları pahasına yürüttükleri bu mücadeleden başarıyla çıkacak. Türkiye bu mücadeleyi mutlaka kazanacaktır. Dayatılan aslında 90'lı yıllar öncesine dönmektir. Hesap şuydu aslında işte biz Nusaybin'de Cizre'de şurda burada demokratik özerklikler ilan edersek burada zaten biz yüzde 95 ve üstünden oy aldığımız yerler halk ayaklanacak ve bu ayaklanma, Allah korusun metropollerdeki Kürt Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı, Kürt nüfusu da etkileyecek ve işte istediğimiz 30 yıldır, 40 yıldır yapamadığımız şeyi yapmış olacağız. Yani Türkiye'yi bir iç savaşa sürükleyeceğiz ve Türkiye'nin de bölünmesine giden sürecin önünü açmış olacaz. Başından beri bu insanların iddia ettikleri şey şudur bu 'Savaşı' biz çıkarmadık, buna yol açan hükümetin politikalarıdır. Tamamen bir algı operasyonudur ve partimizi bu çatışmaların nasıl son bulacağınıza dair dertli toplu çalışmaları olan, ilişkiler kuran ve bu ilişkileri uluslar arası alana taşıyan bir misyona sahiptir. "ifadelerini kullandı.
Program soru cevap şeklinde son buldu.
Kaynak: www.AjansMidyat.com