İdam cezasının getirilmesi bugün için Türkiye'nin gündeminde yoktur

T.C.

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI

Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır:

- "İdam cezasının getirilmesi bugün için Türkiye'nin gündeminde yoktur. Ben idam cezasının devletler bakımından da doğru bir yöntem olmadığı kanaatindeyim"

Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın öldürülmesinin ardından idam cezasının geri getirilmesi tartışmalarına ilişkin, "İdam cezasının getirilmesi bugün için Türkiye'nin gündeminde yoktur. Ben idam cezasının devletler bakımından da doğru bir yöntem olmadığı kanaatindeyim" dedi.

Bozkır, "Mesleki Eğitimin Kalitesinin ve Gençlerin Mesleki Becerilerinin Geliştirilmesi Projesi" açılış toplantısında konuştu ve gazetecilerin sorularını cevapladı.

Bozkır, gazetecilerin Özgecan Aslan'ın öldürülmesinin ardından idam cezası tartışmalarına ilişkin soruları üzerine, konunun dün Bakanlar Kurulu'nda da ele alındığını belirtti. AB Bakanı olarak idam cezasıyla ilgili görüşünü açıkladığını ve Türkiye'de idam cezasının kaldırılmasının kolay bir süreç olmadığını ifade eden Bozkır, 1980 askeri darbesinden sonra çok sayıda gencin haklı veya haksız nedenlerle idam cezasına mahkum edildiğini ve birçoğunun asıldığını söyledi.

Bozkır, 1984'ten sonra idam kararı olmasına rağmen Türkiye'de hiçbir infazın gerçekleştirilmediğini, idam cezasının 2000 yılında önce anayasa değişikliğiyle yakın savaş tehdidi ve terör suçları dışında olmak kaydıyla kaldırıldığını dile getirdi. Bozkır, 2002'de "terör" kelimesinin de çıkarıldığını ve en son 2004'te idam cezasının tüm mevzuattan, anayasadan, ceza kanunlarından çıkarıldığını hatırlattı. Bunun AB sürecinin önemli bir unsuru olduğunu vurgulayan Bozkır, şöyle konuştu:

"AB'nin hiçbir ülkesinde idam cezası uygulanmamaktadır. Böyle ortamlarda Batı camiasının, Avrupa ülkelerinin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası uygulaması vardır. Bu tabii bence idam cezasından çok daha etkili bir önlemdir çünkü burada hücre içinde tek başına vicdanıyla muhasebe yaparak utanç içinde çok daha fazla acı çekerek, Türkiye'de bu 36 yıla tekabül etmektedir, cezasını görmektedir. Dolayısıyla idam cezasının getirilmesi bugün için Türkiye'nin gündeminde yoktur. Ben idam cezasının devletler bakımından da doğru bir yöntem olmadığı kanaatindeyim."

- Siyah kurdele -

Bakan Bozkır, açılış konuşmasında da Özgecan Aslan'ın öldürülmesine değinerek, "Menfur bir cinayete kurban giden Özgecan kızımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Ailesinin acısını paylaşıyorum" dedi. Bozkır, yakasına taktığı siyah kurdeleyi, bu acıyı paylaşmanın sembolü olarak bütün gün taşıyacağını söyledi.

Böyle ortamlarda alınacak önlemlerin daha sakin ortamlarda tartışılmasının doğru olacağını düşündüğünü dile getiren Bozkır, Türkiye'nin kadına şiddet ve son zamanlarda meydana gelen cinayet vakalarını önlemek için ciddi adımlar attığını, bu çerçevede 2011'de Avrupa Konseyi'nin Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi Sözleşmesi'ni ilk imzalayan ülke olduğunu vurguladı.

Bozkır, 2012'de de kadına yönelik şiddetle mücadeleyi öngören 6284 sayılı kanunun mecliste yasalaştığını, ancak bunların kanun yapmak veya mevzuat değiştirmekle ilgili hususlar olmadığını kaydetti. Bozkır, "Özgecan kızımızın menfur bir şekilde katledilmesiyle birlikte bir araya geldiğimiz bir nokta yaşıyoruz. Burada ayrıştırarak değil, hep birlikte mücadele ederek, sorunlara çözümleri birlikte arayarak, tepkilerimizi birleştirerek çözüm bulacağımıza inanıyorum" ifadesini kullandı.

- Eurogroup’un Yunanistan'a süre vermesi -

Volkan Bozkır, bir gazetecinin Yunanistan ile AB arasında anlaşma sağlanamamasına ilişkin sorusu üzerine de "Yunanistan bizim komşumuz. Komşumuzun istikrar içinde olmasını müreffeh olmasını arzu ediyoruz çünkü Yunanistan ne kadar iyi durumda olursa Türkiye'ye de o derece olumlu katkısı olur" şeklinde konuştu.

Yunanistan'ın ekonomik sıkıntı içinde olduğu dönemde sorunların çözümünü AB çerçevesinde bulmaya gayret ettiğini ifade eden Bozkır, önemli meblağların kredi olarak sağlandığını, bunun karşılığı olarak da ülkenin bazı ekonomi politikalarını uygulama taahhüdünde bulunduğunu söyledi. Bozkır, Yunanistan'daki yeni yönetimin halkına değişiklik yapma ve bazı uygulamaları da kaldırmaya dair beyanlarda bulunarak iktidara geldiğini dile getirerek, şu ifadeleri kullandı:

"Anlaşıldığı kadarıyla AB ile yürütülmekte olan görüşmelerde, AB mevcut statükonun devamını ısrarla karşı taraftan beklediğini ifade etti. Bu çok sıkıntılı bir durum. Şubat ayı içinde yaklaşık 8 milyar avroluk bir katkı verilmesi söz konusu. Bunun verilip verilmeyeceği belli değil. Temmuzda da 10 milyar avroluk geri ödeme var. İktidara gelmeden önce ifade edilenlerle iktidarda yapılabilecekler arasında belli sınırlar var. Biz Yunanistan için her şeyin iyi olmasını temenni ediyoruz. Gelişmeleri dikkatle takip ediyoruz. Sanıyorum önümüzdeki dönemde bazı alınacak kararlarla tablo daha net ortaya çıkabilecektir."

 Kaynak: T.C.  AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği